Ceza Hukuku
Kamu Hukuku
30 Haz 2025
⏱ 12 min read
21 okundu
TCK m. 265 Görevi Yaptırmamak İçin Direnme
Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçu: Tanım ve Genel Görünüm
Kamu düzeninin işleyişi bakımından, kamu görevlilerinin görevlerini sorunsuz bir şekilde gerçekleştirmesi esastır. Görevi yaptırmamak için direnme suçu (mukavemet), kamu görevlisinin görev ifasını engellemeye yönelik eylemleri cezalandırır.
“Görevi yaptırmamak için direnme, kamu görevlisine karşı görevini yapmasını engellemek amacıyla cebir veya tehdit kullanmayı gerektirir.”
Türk Ceza Kanunu’nun 265. maddesinde düzenlenen bu suç, genellikle polis, zabıta, icra memuru gibi kamu görevlilerine karşı işlenen direnme eylemleriyle somutlaşır. Ancak her direnme eylemi suçun oluşmasını sağlamaz.
Hüküm
TCK’nın “Kamu İdaresinin Güvenilirliği ve İşleyişine Karşı Suçlar” başlığı altında yer alan bu madde, esasen kamu düzenine yönelik bir koruma sağlar. Görev yapılan kamu hizmetinin aksamaması, kamusal iradenin güvenliği ve devletin otoritesinin korunması bu düzenlemenin temel motivasyonlarındandır.
Aynı zamanda, bu suç düzenlemesi ile kamu görevlisine kötü niyetli, sistematik ve engelleyici eylemlerle karşı koyanların cezalandırılması hedeflenir.
Madde Metni ve Hükümleri
Aşağıda TCK m. 265’in temel hükümleri özetlenmiştir:
Temel hüküm:
“Kamu görevlisine karşı görevini yapmasını engellemek amacıyla, cebir veya tehdit kullanan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”
Yargı görevi icra eden personele karşı eylemler:
Bu suçun yargı görevi yapan kişilere karşı işlenmesi hâlinde, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
Nitelikli hâller (cezanın artırılması):
- Failin kendisini tanınmayacak hale koyması veya suçun birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde ceza üçte biri oranında artırılır.
- Suçun silâhla ya da suç örgütlerinin oluşturduğu korkutucu güçten yararlanılarak işlenmesi hâlinde ceza, yukarıdaki fıkralara göre verilecek cezanın yarısı oranında artırılır.
Kasten yaralama sonucunun doğması hâli:
Bu suçun işlenmesi sırasında kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerin gerçekleşmesi durumunda, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.
Bu düzenlemeler, suçun temel tipi ile birlikte ceza artırıcı koşulları birlikte değerlendirerek failin durumuna göre farklı ceza uygulamalarını mümkün kılar.
Suçun Unsurları
TCK m. 265 suçunun oluşabilmesi için hem nesnel hem öznel unsurların varlığı gerekir. Ayrıca suç seçmeli hareketlidir (cebir veya tehdit yolu).
Objektif Unsurlar
Mağdurun Kamu Görevlisi Olması
Failin direndiği kişi yalnızca kamu görevlisi olmalıdır. Sadece bu durumda suç oluşabilir.
Kamu görevlisi kavramı geniştir; memur, polis, zabıta, hakim, savcı, avukat (yargı işlevi bağlamında) gibi kişiler bu kapsama girer.
Görevli Eylem Bağlamında Olması
Cebir veya tehdit, kamu görevlisinin görev yaptığı sırada ya da görev ifasıyla bağlantılı bir durumdayken olmalıdır. Görev tamamlandıktan sonra yapılan direnme, m. 265 kapsamında değerlendirilmez.
Cebir veya Tehdit Kullanılması
Suç, seçimlik hareketli bir suçtur; ya cebir ya da tehdit ya da her ikisi birlikte kullanılmalıdır.
Cebir, fiziki güç kullanımını; tehdit ise bir kötülük vaadi veya zarar tehdidini içerir.
Cebir eyleminin mutlaka kasten yaralama boyutuna ulaşması gerekmez; daha hafif kuvvet kullanımı dahi direnme suçu oluşturabilir.
Bu nesnel unsurların tümü bir arada bulunmazsa suç var olmuş sayılmaz.
Subjektif Unsur
Öznel unsur, doğrudan kast ve görev yaptırmama amacıdır. Fail, bilinçli olarak eylemini kamu görevlisinin görevini engellemeye yönelik olarak gerçekleştirmelidir.
Pasif direnme, örneğin kamu görevlisinin elini tutmamak ya da engel koymamak gibi eylemler bu suç kapsamında değerlendirilmez, zira bu eylemler cebir veya tehdit unsuru taşımazlar.
Görevin Yaptırılmasını Engelleme Amacı
Failin amacı, kamu görevlisinin görevini yerine getirmesini engellemektir. Meram amaç olmalıdır.
Fiil Tipleri ve Nitelikli Haller
TCK m. 265, yalnızca tek bir suç tipini düzenler; fakat bu tip çeşitli nitelikli hâllerle genişletilebilir.
Temel Hâl
Cebir veya tehdit kullanılarak, kamu görevlisine görevini yaptırmama amacıyla direnme, suçun temel hâlidir. Cezası 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezasıdır.
Nitelikli Haller
- Yargı görevi yapan kişilere karşı işlenmesi: Ceza 2 yıldan 4 yıla kadar hapis.
- Kendini tanınmayacak hâle koyma / birden fazla kişiyle işleme: Cezada üçte bir oranında artırım.
- Silâhla ya da suç örgütlerinin gücünden faydalanılarak işlenmesi: Yukarıdaki hükümlere göre verilecek cezanın yarı oranında artırılması.
- Kasten yaralama neticesi doğması: Suç sırasında yaralama gerçekleştiyse, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.
Bu nitelikli hâller suçun ceza yükünü artırarak failin durumuna uygun yaptırım uygulanmasını sağlar.
Teşebbüs, İştirak ve İçtima
Teşebbüs
Görevi yaptırmamak için direnme suçunda teşebbüs mümkündür. Fail eylemine başlamış, ancak cebir veya tehdit unsurunun bütünlüğünü tamamlayamamışsa, teşebbüs halinde sayılabilir.
Teşebbüs halinde cezada indirim yapılabilir (TCK m. 35).
İştirak
Eylem birden fazla kişi ile birlikte yapılmışsa, iştirakçi olarak sorumluluk doğar. Bu durumda failin eyleme katkısı, rolü ve derecesi belirleyici olur.
Eğer birlikte hareket etme durumu varsa, bu durum maddenin nitelikli hallerinden “birden fazla kişi tarafından işlenmesi” çerçevesinde cezada artırma sebebi olabilir.
İçtima
Bu suçun işlenmesi sırasında kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerinin gerçekleşmesi durumunda, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır. Bu halde gerçek içtima kuralları uygulanacaktır.
Uygulama Sorunları ve Yargı Pratiği
Geniş Yorum Tehlikesi
Kamuoyundaki gündelik anlatımlarda polise mukavemet gibi kavramlar bazen aşırı yorumlanabilir. Bu durumda pasif direnme davranışları, tehdit veya cebir unsuru olmayan eylemler suç kapsamında görülmemeli; aksi halde hukuk güvenliği zedelenir.
Delil Problemleri
Suçun oluşması için cebir veya tehdidin varlığının açıkça ispatı gerekir. Tanık beyanları, tutanaklar, video kayıtları gibi somut deliller önem kazanır. Sadece soyut iddialar, mahkemece kabul görmeyebilir.
Görev Alanı ve Zaman Uyumu
Kamu görevlisinin, eylem sırasında gerçekten görevle meşgul olduğu gösterilmeli; görev dışı bir durumda gerçekleştirilen direnme eylemi bu madde kapsamı dışında kalabilir.
Ceza Uygulaması Yanılgıları
Mahkemeler bazen direnme fiilini doğrudan kasten yaralama suçu kapsamında değerlendirir. Oysa doğru sınıflandırma, failin eylem amacı, uygulanan kuvvet ya da tehdidin niteliği ve kamu görevine karşı yönelim dikkate alınarak yapılmalıdır.
Zamanaşımı
Görevi yaptırmamak için direnme suçunun temel şekli için 8 yıllık dava zamanaşımı süresi öngörülmüştür.
Uzlaşma ve Şikâyet Hâli
Bu suç şikâyete tabi değildir; yani mağdurun şikayette bulunması ya da bulunmaması soruşturma ve kovuşturmayı etkilemez.
Ayrıca, görevli suçlar arasında yer aldığından uzlaşma hükümleri uygulanmaz.
Savunmada Önem Arz Edecek Hususlar
Hukuk uygulamasında savunma avukatlarının başvurabileceği çeşitli stratejiler vardır:
Cebir veya Tehdidin İspatı Eksikliği
Deliller arasında cebir ya da tehdit içeren davranışa dair somut veri yoksa, suç oluşmadığı savunulabilir.
Amaç Unsurunun Yokluğu
Failin amacı görev yapılmasını engellemek olmayabilir; eylem geçici direnme, hak arama ya da başka bir motivasyonla yapılmış olabilir.
Pasif Davranışlar Savunması
Fail yalnızca direnmiş görünebilir, ancak aktif fiziki kuvvet ya da tehdit kullanmamışsa suç oluşmaz.
Zaman/Uygulama Alanı İtirazı
Eylemin kamu görevlisinin görev icrası sırasında olmadığı, görev bitiminden sonra gerçekleştiği iddia edilebilir.
Delillerin Çelişkili Değerlendirilmesi
Tutanak, tanık ve mağdur beyanları arasında tutarsızlık varsa, çelişkilerin giderilmesi ve üstün yorumun tarafınızca talep edilmesi.
Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması / Ceza İndirimi
Koşulları varsa, cezada indirim ya da hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) talep edilebilir.
Örnek Olay İncelemesi
Olay: Polis memuru, şüpheli A’yı arama yapmak için durdurur. A, polis memuruna bağırmakta, itmekte ve “sen ne hakkınla beni tutuyorsun” diyerek direnmektedir. Polis devam etmek isteyince A elini çekerek tekme atar ve kaçmaya çalışır.
Bu olayda:
- A’nın eylemi cebire yöneliktir (itme, tekme atma).
- Eylem, görev ifası sırasında polis tarafından yapılmaktadır.
- Amaç, memurun görevi yapmasını engellemektir.
- Delil olarak kamera görüntüleri, tanık beyanları, polis tutanakları kullanılabilir.
- Savunma, eylemin ölçüsüz olduğu, failin kontrolü kaybettiği, delillerin çelişkili olduğu yönünde olabilir.
Mahkeme, bu fiilleri temel suç olarak nitelendirebilir; ancak eylem silâh veya suç örgütü kullanımı içermiyorsa, nitelikli ceza artırım şartları devreye girmez.
Sonuç
TCK m. 265 Görevi Yaptırmamak İçin Direnme suçu, kamu görevlisinin görevini icrasına karşı yönelen direnç eylemlerini cezalandırmayı amaçlayan karmaşık bir düzenlemedir. Cebir ya da tehdit unsurunun varlığı, failin amacı, kamu görevlisine karşı eylemin doğrudan görevle bağlantılı olması gibi şartlar suçun oluşması için kritik öneme sahiptir.
Savunma stratejileri, eylemler üzerindeki şüpheler, amacın yetersizliği ve delillerin zayıflığı üzerine kurularak yürütülmelidir. Uygulamada hatalı suç vasıflandırmaları, eksik incelemeler ve geniş yorum kullanımları sıklıkla görülmektedir. Bu nedenle somut olay odaklı analiz her zaman belirleyici olacaktır.





